Aslımı İnkâr Edemem

 

Aslımı İnkâr Edemem
Sanmayın ki sultanım saraylarda yaşarım
Kerpiçten evi olan köylünün çocuğuyum
Kırk yıldır soyadını gurur ile taşırım
Serveti sevi olan köylünün çocuğuyum

Ekim ayı gelince toprağa tohum eken
Nasibinde olanı tırnaklarıyla söken
Kızıl güneş altında boncuk boncuk ter döken
Ekine tırpan vuran köylünün çocuğuyum

Kuru soğan ekmeği çeşme basında yiyen
Şükür bu günde doyduk hamdolsun Rabbim diyen
Nasırlı elleriyle başına kasket giyen
Kağnıya sapı saran köylünün çocuğuyum

Öküze hooo deyipde tarladan yola çıkıp
Çıkarıp tabakadan acı tütünü yakıp
Üflediği dumanın ardından dalgın bakıp
Ova düzüne varan köylünün çocuğuyum

Yüklediği yükleri bir hamlede deviren
Dövenle harman dövüp yaba ile çeviren
Sarı saman tozuyla ciğerini geviren
Yelin önünde duran köylünün çocuğuyum

Yaba ile savurup saptan saman ayıran
Kendinden önce bizi düşünüp de kayıran
Kendisi aç yatıp da karnımızı doyuran
Her şerri hayra yoran köylünün çocuğuyum

Yalan yere söz edip riyakârı övmeyen
Kız doğurdun sen diye anamı hiç dövmeyen
Bir kez olsun kızıp da arkamızdan sövmeyen
Bizi şefkatle saran köylünün çocuğuyum
Safiye Samyeli

Okunma Sayisi: 265


Safiye Samyeli siirler facebook sayfasi icin Buraya Tiklayin