Muhteşem Ata Tohumu Projemiz Yarın Sizlerle
Nesilden nesile ulaşacak bu çalışmamızla yine ilklere imza atıyoruz...
✅Yarın Saat 10:00’da Belediye Meydanında ÜCRETSİZ olarak 70 Bin Fide dağıtıyoruz...
✅Karacaören Domatesi
✅Meşhur SANDIKLI Biberi
✅Güre Patlıcanı
Balkonlar Bahçeler yeşillenecek…
USTAYA BAK SEN HELE...
Ayrılsa mı yoksa ayrılmasa mı?
Sanki eşe dosta soruyor usta.
Oturduğu yerden doğrulmasa mı?
Elinde tütünü sarıyor usta.
Çakmak yakmış onun ucunda közü,
Dumanından çıkar Nemrut'un kızı,
Sanki bu mübarek deniyor bizi,
Müfettişler gibi duruyor usta...
Nefesi alsa da bazı gün zordan,
Memnun demek ki yaktığı kordan,
Muhabbet eyleyip az ordan burdan,
Dumanını yüze vuruyor usta...
Bazen iyi bir dost, bazen yâr'dır.
Faydasından fazla zararı vardır.
Ondan ayrılması büyük bir kârdır.
Cebimizi bile yoruyor usta...
Samyeli diyor ki, sende ki köşke,
Kurulmuş sigara doymuyor meşke,
Dua ettim sana bıraksan keşke,
Vallahi damarlar kuruyor usta...
Safiye SAMYELİ
*** BENİ AŞKA İNANDIR ***
Ne azlığın belli nede çokluğun
Ne varlığın belli nede yokluğun
Ne açlığın belli nede tokluğun
**** Sevgiye hasretim nice zamandır
****Öyle sev ki, beni aşka inandır
Gönlümde yatanı âlem biliyor
İçimdeki korku sinem deliyor
Buğulandı yine gözüm çiliyor
****Gözlerime kaçan arsız dumandır
****Öyle sev ki, beni aşka inandır
Gözümün önünde tüllerim sensin
Gönül bahçemde ki güllerim sensin
Güftem, bestem, notam, tellerim sensin
****Çalmasını bilsen gönlüm kemandır
****Öyle sev ki, beni aşka inandır
Sensiz tahammülüm yokken bir gün
Baharlar geçiyor yaz geldi yine
Günlerim ay oldu aylarım sene
****Sevdam gün görmemiş ciltsiz romandır
****Öyle sev ki, beni aşka inandır
Gülmeyen bahtıma her gün ağlarım
Hazana uğradı gönül bağlarım
Boşa geldi geçti gençlik çağlarım
****Deme şimdi bana halin yamandır
****Öyle sev ki, beni aşka inandır
Olmadı nasibim sırça köşklerden
Nefret ediyorum yalan meşklerden
SAMYELİ korkuyor sahte aşklardan
****Sevgi seven için kalpte imandır
****Öyle sev ki, beni aşka inandır
Safiye Samyeli
AKSAMCI
Ne ettimse sönmedi, şu yürekte yanan kor.
Müsadenle ben sana,misafirim akşamcı.
Ne yüzüme bak benim, ne de bir derdimi sor.
Yerim yoksa evin de,gelmedim say akşamcı.
Hani kadehler nerde,söyle de getireyim.
Sen hüzzam bir eser çal,ben şarkıya gireyim.
Hemen itiraz etme, fena değildir sesim!
Eğer beğenmez isen, duymadın say akşamcı.
Dur,su koyma rakıma, bırak öyle sek olsun.
Yaksın gitsin içimi, ister ise kavursun.
Yürekteki yangını, sen az mı sanıyorsun.?
Sen önüme kadehi koymadın say akşamcı...
Fırtınalar sert vurdu, canda sevda koyuna.
Anlamadım ben nasıl, geldim böyle oyuna.
Değişmez ki kaderim, kurban kessem yoluna.
Şu perişan halimi görmedin say akşamcı...
Bakmaya doyamazdım, elimde ki şu resme.
Bir tek bedua bile, yüklemedim bu isme.
Açma sakın ağzını,sus ne olur sitem etme.
Anla işte halimden,bilmedin say akşamcı...
Şimdi bana geri ver, sende ki emaneti.
Çaresizlik degil bu, sevdanın esareti
Sanma içkiden aldım, gördügün cesareti.
Senin oda kapından, girmedim say akşamcı
Safiye Samyeli
Altin Borsasi Gibisin Yarim
Birtaban birtavan yapar duygular,
Sen altın borsası gibisin yarim.
Medcezirlerde yol alır sorgular.
Çözülmez bilmece gibisin yarim...
Derinden seversin bildiremezsin.
Şeytana gururu ezdiremezsin
Gizlersin sevdanı sezdiremezsin.
Kırk kilitli sandık gibisin yarim...
Kendini bu kadar gizleme yeter.
Sırrını çözmeye bir bakış yeter.
Seni anlatmaya lisan mı yeter.
Okunmamış kitap gibisin yarim...
Yaşamamışsın sen kendi yerine
Ak eller değmemiş nazlı serine
Düşmemişsin usta nakkaş eline
İşlenmedik cevher gibisin yarim...
Safiye Samyeli
ASKIN FAY HATTI
Ben çoktan kaybettim,
Aşka olan inancımı.
Sildim attım,
Aynaya aks eden süretini.
Aşkmış
Sevdaymış
Efsaneymiş,
Bir bavula basıp
Tavan arası kaldırdım hepsini.
Beni bana bırak.
Bırak soldurma iğde kokulu düşlerimi
Kirletme artık ruhumdaki,
En mahrem hüçrelerimi.
Sen yalancı baharın yaban gülü! !
Ebem kirmanı gibi döndürme başımı.
Girme kanıma,
Yokluğunda yaşadım ben,
Torosların keskin soğuğunu.
Beni bana bırak.
Ve çek git!
Çek git artık geldiğin iklimlere.
Yokluğunla dalaştığım gecelerde,
Gelip davetsiz girme düşlerime.
// Gönül topraklarımı yıkadı
Rahmet yağmurlarım
Miladı taşıyan güneşin rahmetiyle,
Yeniden doğdum.
Küflenmiş yaslarımı akıtıp yüreğime,
Kendimi Ementü,nün kollarına bıraktım //
Çelikten bir perde çektim,
Senli hülyalara düşlere.
Dönüşü olmamalı insanın,
Demir aldığı rıhtımlara.
Hadi yükle heybeni omzuna,
Boş yere bekleme.
Koptu aşkın fay hatları.
Katlamaz bu yürek,
Bir kez daha,
Sekiz nokta dört şiddetinde bir depreme...
Safiye Samyeli
BİR ŞAFAK VAKTİ
Hasretin bir oktur döşümü deler
Seni sevmek bana ölümden beter
Aşkından olmuşum garip derbeder
Bir şafak vaktinde çık gel sevdiğim
Surunu bendini yık gel sevdiğim
Gök yüzünde yıldız mehtaba hasret
Yakar yüreğimi inceden gaflet
Yalnızlığım bil ki asra müebbet
Bir şafak vaktinde çık gel sevdiğim
Surunu bendini yık gel sevdiğim
Yıllar eser gider bir çınar gibi
Gönlüm çağlıyor bir pınar gibi
Muhtacım sana bir yudum su gibi
Bir şafak vaktinde çık gel sevdiğim
Surunu bendini yık gel sevdiğim
Özlemin derinden yaralar beni
Bilmezsin sevdan neyler halimi
Bükme yar boynumu garipler gibi
Bir şafak vaktinde çık gel sevdiğim
Surunu bendini yık gel sevdiğim
Hüzün çadırını sineye kurmuş
Göz yaşım donmuş pınar kurumuş
Kaderde yüreğe kul olmak varmış
Bir şafak vaktinde çık gel sevdiğim
Surunu bendini yık gel sevdiğim
Uykuda kaldı bak gençlik yıllarım
Geçen her gün bil ki ömre zararım
Vuslattan yanadır tüm nidalarım
Bir şafak vaktinde çık gel sevdiğim
Surunu bendini yık gel sevdiğim
Esamen okunsun gönül evimde
Razıyım kuru bir dilim ekmeğe
Gururun üstüne bir çizik çekte
Bir şafak vaktinde çık gel sevdiğim
Surunu bendini yık gel sevdiğim
Yüreğim büyüktür sanmaki minik
Ruhuma bir sor ne kadar ezik
Demek ki duygular nağmeye yenik
Bir şafak vaktinde çık gel sevdiğim
Surunu bendini yık gel sevdiğim
Bitsin artık cana kestiğin cezan
Demek ki gittiğim uzak bir fizan
Oluk oluk kandır yüreğe sızan
Bir şafak vaktinde çık gel sevdiğim
Surunu bendini yık gel sevdiğim
SAM YELİ eserde camlara vurur
Gelmeyen vuslatı anlatır durur
Asumanda güneş yapmadan gurur
Bir şafak vaktinde çık gel sevdiğim
Surunu bendini yık gel sevdiğim
Safiye Samyeli
VEFASIZ YILLAR
Ne çabuk geçtiniz böyle habersiz.
Daha sefanızı sürmedim yıllar.
Hiç acımadınız yokmu vefanız.
Beni neden böyle yordunuz yıllar.
Ömrümce sizden hep huzur dilendim.
Mutlu gördüğüm her kula imrendim.
Sanki kaf dağına sizden gizlendim.
Neden ses vermeden durdunuz yıllar...
Size bağırmaktan kesildi sesim.
Peşin sıra koştum yoruldu dizim.
Belli mana vermez yürekte sızım.
Beni hiç yerine koydunuz yıllar...
Vura vura tende çürüttüm seri.
Kemikten ayrıldı soldu bak deri.
Doğalı kurumaz sırtımın teri
Kanımı iliğimi sordunuz yıllar.
Mağrur yalnızlıga eşlik ederken.
Nemli yastıklara içim dökerken.
Bahtıma doğacak günü beklerken.
Beni can evimden vurdunuz yıllar...
Issız denizlerde rota çizerken.
Düş sandallarında kürek çekerken.
Karaya çıkmaya az kaldı derken.
Beni deryalara kovdunuz yıllar.
Ömrümü çaldınız hep azar azar
Enkazınız cana sanki bir mezar.
Geriye dönseniz artık ne yazar.
Yaşarken mezara koydunuz yıllar.
Safiye Samyeli
MAHSER
Gönlümün sarayında hazırdı köşküm sana
Son nefesime kadar bitmezdi meşkim sana
Ananın sütü gibi helaldi aşkım sana
Harabenin içinde yatırdın ya sevdamı
Mahşere taşırım ben bu ahretlik davamı
Oturup konuşmuştuk karşılıklı bu yazın
Evimiz olacaktı kavuşacaktık güzün
Suç senin kabul et böyle değildi sözün
Yalan denen denizde batırdın ya sevdamı
Mahşere taşırım ben bu ahretlik davamı
Vatanım kadar yakın gurbet kadar ıraktın
Ellere rahmet oldun bana her gün kuraktın
Ne sahip çıktın aşka ne peşimi bıraktın
Bile bile bu hale getirdin ya sevdamı
Mahşere taşırım ben bu ahretlik davamı
Her gidiş gelişinde sana kucak açarken
Sarılıp da boynuma sevincinden uçarken
Dolulara tutuldun yağmurlardan kaçarken
Yosunsuz taşa gardaş ettirdin ya sevdamı
Mahşere taşırım ben bu ahretlik davamı
Sevmedin diyemem sevmeyenler ağlamaz
Yas tutmaz aylarca karaları bağlamaz
Taşmaz ki Fırat gibi köpürüp de çağlamaz
Manşet yaptın ellere yetirdin ya sevdamı
Mahşere taşırım ben bu ahretlik davamı
Neydi vuslata engel sıra sıra dağlar mı?
Örf, adet, töre mi ölüler mi sağlar mı?
Neydi Allah aşkına kafanda ki ağlar mı?
Elinin tersi ile ittirdin ya sevdamı
Mahşere taşırım ben bu ahretlik davamı
Samyeli’yim eserim senden uzak dağlarda
Çerçevesiz resmine bakar, bakar ağlarda
Dolaşırım zannetme sevda kokan bağlarda
Bir gururun uğrunda bitirdin ya sevdamı
Mahşere taşırım ben bu ahretlik davamı
Safiye Samyeli
Gitme Kal Yanımda
Seher ile çaldın ya gönlümün kapısını
Allak bullak ettin ya, ruhumun yapısını
Sana vermişim inan gönlümün tapusunu
Hiç bir bedel vermeden almanı istiyorum
Azrail gelene dek kalmanı istiyorum
Hoş geldin sefa geldin seher ile gelenim
Engin Bakışlar ile kederimi silenim
Ben ağlarken yüzüme bakıp bakıp gülenim
Bir ömür boyu böyle gülmeni istiyorum
Azrail gelene dek kalmanı istiyorum
Kurul hadi tahtına, ayrılma yüreğimden
Sıkıca kavra canım, tut beni bileğimden
Sorgulama ne olur eminim dileğimden
Gönlümün tek sahibi olmanı istiyorum
Azrail gelene dek kalmanı istiyorum
Çok yalvardım mevlaya sevenim olsun diye
Bomboş kalan kollarım onunla dolsun diye
Garip gönül yurdumu Vatanı bilsin diye
Sen Allah'ın lütfusun bilmeni istiyorum
Azrail gelene dek kalmanı istiyorum
Umut oldun yarına unuttum bak dünümü
Seninle yaşıyorum her anımı günümü
Düşünmek istemem hiç ne olacak sonumu
Gözlerimden hüzünü silmeni istiyorum
Azrail gelene dek kalmanı istiyorum
Samyeli kurban olur Bir Allah'a bir sana
Neyim var, neyim yoksa feda olsun uğruna
Yaklaş hadi yanıma öpeyim kana kana
Bana ait ne varsa çalmanı istiyorum
Azrail gelene dek kalmanı istiyorum
Safiye Samyeli
Zamansiz Çekip Gitme
Mecnun oldum aşkından sana gönül vereli
Uyku ile kavgalı gözler seni göreli
Ay değil ki yıl oldun düşlerime gireli
İnsafa gel can özüm sevda mı ziyan etme
Azrail can almadan zamansız çekip gitme
Suçlusun yar diyemem bir günah yok ki sende
Gizliden sevdim seni bütün kabahat bende
Haydi tut ellerimden izin kalsın bu ten de
İster haykır dünyaya istersen beyan etme
Azrail can almadan zamansız çekip gitme
Kış göstermem ben sana yazın olurum inan
Ekmeğin de aşında tuzun olurum inan
İkinci bahar denen güzün olurum inan
Kaybolma düşlerimden hasrete doyan etme
Azrail can almadan zamansız çekip gitme
Yeter ki sen sev beni umutlarımı kırma
Zaten yaralı kalbim bir hançerde sen vurma
Gökte Allah yerde sen başka bir soru sorma
Sakla beni göğsünde âleme ayan etme
Azrail can almadan zamansız çekip gitme
Bir yudum sevgi için ellere muhtaç etme
İki tatlı siz için dillere muhtaç etme
Kapatma kapıları zillere muhtaç etme
Karatma şu dünyamı canına kıyan etme
Azrail can almadan zamansız çekip gitme
Samyeli ol es hadi ılık ılık bağrıma
Derman olsun yüreğin yüreğimde ağrıma
İnsafa gel can özüm bir cevap ver çağrıma
Eş dost konu komşuyu salâmı duyan etme
Azrail can almadan zamansız çekip gitme
Safiye Samyeli
Doymadim
Sarıl hadi boynuma bu gece son gecemiz
Su gibi aktı gitti tutamadık zamanı
Düğüm düğüm boğazlar karlandı bak yücemiz
Yalvarsakta ne çare felek bilmez amanı
Bayram günü gibiydi sana kavuştuğum gün
Kurulmuştu gönlümde davul zurnasız düğün
Bak şimdi yaşananlar birer birer oldu dün
Karıştı yüreğimin sapı ile samanı
Kibrite gerek var mı tutuştum yanıyorum
Mevleviler misali şuursuz dönüyorum
Söylediğim yalana bir kendim kanıyorum
Köz köy oldu ciğerim görülmüyor dumanı
Ayrılığın acısı zehir gibi dağlıyor
Buğulanan gözlerim nehir gibi çağlıyor
Garip gönül yurdumun viran şehri ağlıyor
Seni benden çalanın yok mudur ki imanı
Doymadım doyamadım doyamam ki ben sana
Gökte melekler bile şahittir inan buna
Aç hadi kollarını sarıl ay balam bana
Hapsettim gözlerime o nur yüzlü simanı
Safiye Samyeli
Gidiyorum İstanbul
İhtişamın yerinde ama kana kor geldin
Aleme hansın belki bende bana dar geldin
Ayrı düştüm evlattan bu canıma zor geldin
Bozmam artık virdimi gidiyorum İstanbul.
Aklım ermiyor sende yaşam denen biçime
Gülsem oynasam bile sinmiyorsun içime
İster darıl ister kırıl yaptığım bu seçime
Yaslayamam sırtımı gidiyorum İstanbul
Kırıldı dalım kolum Dicle kadar durgunum
Emeklerim zay oldu Fırat kadar yorgunum
Emsalsiz bir şehirsin sana sana vurgunum
Almışım ben gardımı gidiyorum İstanbul
Üç yapraklı goncayım görmesem de yazımı
Eksilttin yapragımı aldın benden kuzumu
İster bir sitem belle ister kahır sözümü
Yüklenmişim derdimi gidiyorum İstanbul
Kalp dört odalı derler üçünde kuzular var
Onlar için kalbimde inceden sızılar var
Kudret kalemi ile yazılan yazılar var
Döndüm artık ardımı gidiyorum İstanbul
Ah bir görebilseydin içten yanan özümü
Kipriğinde yaş donan ay karası gözümü
İçsem şu Marmarayı söndürür mü közümü
Kırdın gözde kurdumu gidiyorum İstanbul
Sanırmısın Samyeli görkeminde pek rahat
Gitsem derin bir yara kalsam büyük kabahat
Pul kadarsın gözümde yok değerin bir kırat
Özledim ben yurdumu gidiyorum İstanbul
Safiye Samyeli
Ben Masumum
Sevda gemilerine umut yüklemişim ben
Bu aşk Allah vergisi bunda benim suçum yok
Deme ki şimdi bana unut gitsin beni sen
Göz gördü gönül sevdi bunda benim suçum yok
Sen benim bahar gözlüm sen benim diğer yarım
Sen benim akan kanım sen benim yürek zarım
Sen benim en kıymetlim bu dünyada tek varım
Göz gördü gönül sevdi bunda benim suçum yok
Kim derdi ki pazarda seni bekleyenler var
Kim der ki bekleyen gönlüne olacak yar
Kim derdi içerinde sönmeyecek yanan har
Göz gördü günül sevdi bunda benim suçum yok
Aşk tesadüfü sever tezgah başında gördüm
Bakamadım yüzüne yalnız adını sordum
İlmek ilmek dokudum sevdanı kalbe ördüm
Göz gördü gönül sevdi bunda benim suçum yok
Değil ki, anan baban, karşı çıksa kainat
Vaz geçme bu sevdadan dosta düşmana inat
Nasıl sevdik sevildik anlat sevdiğim anlat
Göz gördü gönül sevdi bunda benim suçum yok
Serinhisar dağları üzerime gelse de
Kurşun yağsa sineme ciğerimi delse de
Azrail çıkıp gelse tatlı canı alsa da
Göz gördü gönül sevdi bunda benim suçum yok
Essin bırak bağrında sevdanın deli yeli
Sen Zühre ol ben Tahir varsın desinler deli
Suçumuz sevmek olsun bırakma sakın eli
Göz gördü gönül sevdi bunda benim suçum yok
Aşkın tohumlarını kalplere eken Allah
Bir çıkar yol gösterir hem valla hemde billah
Yeter ki sitem etme deme bıktım illalah
Göz gördü gönül sevdi bunda benim suçum yok
Ey benim sırma saçı, kına kokan Zülalim
Simsiyah gecelere nur yağdıran hilalim
Rahim olan Allah'ın gönderdiği helalim
Asla vaz geçmem senden ben sevdalı Bilal'im
Göz gördü gönül sevdi bunda benim suçum yok
SAFIYE SAMYELİ.
*** YAK BENİ SECCADEM ***
Beynamaz oldum sanki vicdanen çok suçluyum
Tılsımınla üstüne çek beni sen seccadem
Teslim olmam nefsime ben ondan çok güçlüyüm
Kör şeytanın safından sök beni sen seccadem
İmanımla aramı iblis gelip açmasın
Yandaşı olmamayım ruhum elem saçmasın
Yarın mahşer yerinde Resül benden kaçmasın
Müminler ordusuna sok beni sen seccadem
Bu ordunun içinde bende nefer olayım
Nur yağsın içerime sende huzur bulayım
Kovma ne olur beni hep seninle kalayım
Ömür boyu peşine tak beni sen seccadem
Ayrılırsam peşinden kır benim dizlerimi
Çekinme vur yüzüme verdiğim sözlerimi
Su serpme yüreğime söndürme közlerimi
Cehennemin narına kak beni sen seccadem
Ah edersem bir kere dilim kökten sökülsün
Gözlerimden yaş değil kanlı irin dökülsün
Doğrulmasın şu belim hep vav gibi bulursun
Çevir yönümü hakka çak beni sen seccadem
Gel barışalım artık hasret kalksın aradan
Vuslattan haz alalım olmayalım sıradan
Şahit olsun bu aşka yeri göğü Yaradan
Muhammet’in aşkıyla yak beni sen seccadem
S.SAMYELİ
Kizim Ol
Çıktım dağın başına aşmaya ramak kaldı
Tökezlediğim yerde itekleyen dizim ol
Kırk kara kış eskittim gençliğimi el çaldı
Gonca gonca gül açan baharım ol yazım ol
Sırtını dönme sakın tebessüm etsin yüzün
Düşman gibi bakmasın ardımdan iki gözün
Kurşun gibi sinemi delmezse lafın sözün
Her kahrını çekerim yüreğimde sızım ol
Saygı sevgi bağından gül topla gel kucağa
Mis gibi kokun sinsin evde köşe bucağa.
Varlıgınla kibrit ol gerek yok ki ocağa
Ben uğrunda yanarım yeter ki sen közüm ol
Sevgi saygı aşk ile pasta yaparım sana
Topladığın güllerden deste yaparım sana
Yazdığım hecelerden beste yaparım sana
Dilimde bitmez türküm kucağımda sazım ol
Dünyanın servetini verseler bile bana
Zerresinde gözüm yok minnet eylemem ona
Yemine gerek var mı Allah şahittir buna
Üçümü dört ederim yeter ki sen kuzum ol
Samyeli uzattı bak zeytin dalını sana
Haydi uzat elini gel dokun sende buna
Deme anası değil oğlu lazımdır bana
Anne demezsen deme yeter ki sen kızım ol
Ekmeğim ol aşım ol soframda ki tuzum ol.
Safiye Samyeli
Çözüm Belli
Bıçaklar kemiğe geldi dayandı
İdam istiyorum Meclis uyuma
Cennet Vatanımız kana boyandı
İdam istiyoruz Meclis uyuma
Korkuluk diyerek dikmedik sizi
Kulak verin beyler dinleyin bizi
Türk'ü Kürdü ,Dadaş Çerkez'i Laz'ı
İdam istiyoruz Meclis uyuma
Biz kardeşiz dedik duyan olmadı
Bizi can yerine koyan olmadı
Yedikçe yediler doyan olmadı
İdam istiyoruz Meclis uyuma
Vergimle karnını doyuran için
Kuzuyu anadan ayıran için
Vatan hainini kayıran için
İdam istiyoruz Meclis uyuma
Yıllardır sabrettik, bitmedi sorun
Yüzde döndü nevir halleri görün
Ceylan derisinin hakkını verin
İdam istiyoruz Meclis uyuma
Kardeşi kardeşe kırdıran için
Birleşen safları yardıran için
Başa bu belayı sardıran için
İdam istiyoruz Meclis uyuma
Cennet Vatanımı satanlar için
Teröre alkışlar tutanlar için
Hücrede bey gibi yatanlar için
İdam istiyoruz Meclis uyuma
Her gün salâ ile seslenilmesin
Tabutlar Bayrakla süslenilmesin
İmralı da itler beslenilmesin
İdam istiyoruz Meclis uyuma
Gündüzü geceye ekletmeyiniz
Ana yüreğini tekletmeyiniz
Atın imzaları bekletmeyiniz
İdam istiyoruz Meclis uyuma
Çözüm belli beyler idam gelmeli
Vatana göz diken haddin bilmeli
Yerde yatan Mehmet'lerim gülmeli
İdam istiyoruz Meclis uyuma
Samyeli der artık tabu yıkmalı
Hemfikiriz bizler yasa çıkmalı
Yağlı uğran it de boyun sıkmalı
İdam istiyoruz Meclis uyuma
Safiye Samyeli
Cabuk Gel
Sen benim canımda diğer yarımsın
Aşk ile titreyen yürek yarımsın
Kırk yıllık ömrümde büyük kârımsın
Benim varım yoğum sensin bil gülüm
Gittiğin yollardan çabuk gel gülüm
Sen yoksan yanmaz ki evde kandilim
Ellerimden düşmez ki ıslak mendilim
Çıkmazlara döner bütün menzilim
Bir dakikam bile sensiz yıl gülüm
Gittiğin yollardan çabuk gel gülüm
Sevdam şimşek olsun çaksın soluna
Yıldızlar ışığın saçsın yoluna
Rabbim bağışlasın garip kuluna
Bu şeyda dillerim sensiz lal gülüm
Gittiğin yerlerden çabuk gel gülüm
Gittiğin yollarda koyup gözümü
Harmana döndürüp hasret közümü
Astırma sakın ha gülen yüzümü
Gözümde ki yaşlar sensiz sel gülüm
Gittiğin yollardan çabuk gel gülüm
Yastığından korkun uçup giderse
Yaktığım mumlar yanıp biterse
Lal dilim çözülüp sitem ederse
Yenir mi söyle sensiz bal gülüm
Gittiğin yollardan çabuk gel gülüm
Leyla edip sensiz gezdirme beni
Yokluğunla candan bezdiren beni
Samyeli'yim deli tozdurma beni
Yürüdüğüm yollar sensiz çöl gülüm
Gittiğin yollardan çabuk gel gülüm
Safiye Samyeli
Serban dir Benim Köyüm
Sorma bana nerede doğup büyüdün diye
Atamın dolaştığı ormandır benim köyüm
Gel de bir dokun hele dağından inen suya
Yürek yangınlarına dermandır benim köyüm
Uçurumun başına burada çıktı Atam
Sahra dürbünü ile burada baktı Atam
Taaruz ateşini burada yaktı Atam
Vatan aşkıyla yanan harmandır benim köyüm
Zannetme ki suçludur, sanıktır Çiğiltepe
Şanlı geçmişimize tanıktır Tınastepe
Doymamıştır Atama yanıktır Kocatepe
Tarihe iz düşülen fermandır benim köyüm
Hisarda dalgalanan Bayrağımın izi var
Zirvede al kınalı şehit düşen kızı var
Kurtuluş savaşının yüreklerde közü var
Vatan millet aşkına kurbandır benim köyüm
İlim Afyon'dur benim İlçemse Sinan paşa
Şehit kanı can vermiş yerdeki duran taşa
Dünya durdukça yaşa yaşa ATAM sen yaşa
SAMYELİ'ne can veren SERBAN dır benim köyüm
Safiye Samyeli
Maktul Sevda
Sevda değil sunduğun sonu gelmeyen zulüm
Hayalinden düşüncen çıkıp da gideceğim
Başım gözüm üstüne senden gelse de ölüm
Kurduğumuz düşleri yıkıp da gideceğim
Dilimde tesbih olan o mübarek ismini
Bana düşman ellere yâr olan o cismini
Koynumda sakladığım solan yırtık resmini
Kor ateşler içinde yakıp da gideceğim
Berrak pınarlar gibi aşk sunmuştum ben sana
Bulandırdın suları leke sürdün sen buna
Pişmanlık kuyusunda dön artık yana yana
Yüreğinden sevdamı söküp de gideceğim
Riyâ dolu gönlünde olmasın artık yerim
Ne ben senin kadının nede sen benim erim
Olamaz bundan sonra derim ki; Allah kerim
Nefret ile yüzüne bakıp da gideceğim
SAMYELİ sarsılır da bozmaz sükûnetini
Titrese de yüreği korur metanetini
Bırakır mı sanırsın sende emanetini
Son kurşunu sevdama sıkıp da gideceğim
S.SAMYELİ
Ana İle Hasbihal
Kız doğmak suç oldu yazık ki bize
Ben de senin gibi gülemedim ki
Oysa hediyeydim Allah'tan size
Ben bunu bu şekil dilemedim ki
Çocukluk yaşımda alıştım gama
Üstte yok başta yok dizlerde yama
Beş sene okula gönderdin ama
Okuyup yazmayı bilemedim ki
Ne defterim vardı ne de kalemim
Düşmedi sayfaya bir tek kelamım
İçime dert oldu bitmez elemim
Buğulandı gözüm çilemedim ki
Erkekti kardeşim köleydim ona
Derslerini yaptım mecburdum buna
Kız okumaz derdi alıştım sona
Babamın aklını çelemedim ki
Tam on üç yaşımda çocuk çağımda
Goncalar açmadan sevda bağımda
Namertler yurt tuttu ömür dağımda.
Kimseye dişimi bilemedim ki
Verdiğiniz adam atmış yaşında
Ne ağzında diş var ne saç başında
Sanki emanetti gözü kaşında.
Candan sevip mutlu olamadım ki
Soyum sopum asil belliyken genim
Kör hanım koymuştu adımı benim
Köle bildi beni maldı bu tenim
Ömrümü ömrüne bölemedim ki
Nefret ettim her gün yılan dilinden
Seher vakti kaçıp gittim ilinden
Kurtardım kendi mi onun elinden
Başka bir çıkar yol bulamadım ki
Aşk denen çırayı daha yakmadım
Nefsani duyguyla ele bakmadım
Boş kaldı kollarım bir yar takmadım
Gözlerine bakıp dalamadım ki
Ele güne benzer yazım olmadı
Yar demedim kula nazım olmadı
Ne bir oğlum ne de kızım olmadı
Evladım uğruna solamadım ki
Kırk yıldır bahara ermedi kışım
İçim dert doluydu matemdi dışım
Olmasa da bir tas sıcacık aşım.
Gidip el kapısı çalamadım ki
Zemheri ayazı yedi düşlerim
Hep yokuşa sardı bütün işlerim
Resimlerde kaldı o gülüşlerim
Yazılmış yazıyı silemedim ki
Hasbihal eyledim anam başında
Gözyaşım yol aldı mezar taşında
Gonca güldün soldun bu genç yaşında
Namazını bile kılamadım ki
Yazgım senin yazgın bahtım yok anam
Kurulacak gönül tahtım yok anam
Kalmadı hevesim ahtım yok anam
Felekten bir kaç gün çalamadım ki
Dünya yalan gelir oldu gözüme.
Bir gün doğup çalacak mı yüzüme
Samyeli tercüman oldu sözüme
Ölmek istesem de ölemedim ki
S.SAMYELİ